Son Haberler
Anasayfa / Makaleler / Einstein’ın Çocukluğuna Açılan Pencere

Einstein’ın Çocukluğuna Açılan Pencere

Einstein’in utangaç ve içine kapalı bir çocukluğu vardır. Hiçbir zaman başarılı bir öğrenci olamadı. Einstein’in özelliği çok şey bilme değil, düşünme ve anlama farkıdır. Onun gözünde ideal yaşam dışardan en az karışılan yaşamdır. Otuz yaşına gelinceye kadar gerçek bir fizikçiyle de karşılaşmamıştır. Bu onun açısından büyük bir talihtir. Böylece çevresinde onun atılımını köstekleyen kimse olmamıştır. Milyonları etkileyen bu bilim adamı bir bakıma kimsenin etkileyemediği bir adamdır.

Einstein: buluş ve çalışmalarındaki esin kaynağını ise kendisi: “Çocukluğumda yaşadığım iki önemli olayı unutamam. Biri, beş yaşında iken amcamın armağanı pusulada bulduğum gizem; diğeri on iki yaşındayken tanıştığım Öklit geometrisi. Gençliğinde bu geometrinin büyüsüne kapılmayan bir kimsenin, ileride kuramsal bilimde parlak bir atılım yapabileceği hiç beklenmemelidir!” sözleri ile açıklamıştır.

Albert Einstein çocukluğunda konuşma problemleri yaşadı. Konuşmaya başladığında çok yavaş konuşuyordu. Annesi ve babası zihinsel engelli olduğunu düşünüp üzülüyorlardı.

Çok sonraları konuştu. Ailesi çok endişeliydi. Bir gece yemek yerken sessizliğin içinde sesi duyuldu. “Bu çorba çok sıcak”

Ailesi daha önce niye hiç konuşmadığını sorunca şöyle yanıt verdi:

“Çünkü şimdiye kadar herşey düzenliydi.”

Einstein de Bir Zamanlar Üniversite Sınavını Kazanamamıştı

Einstein, bir delikanlı olarak pek az zeka umudu verdi. Bir öğretmeni -Sen asla bir şey olamayacaksın Eistein sözleri üzerine katı bir disiplini ve skolastik eğitim uygulayan Alman okul sistemini terk etti. 16 yaşında iken Zürih Teknik Üniversitesi’ne girmek istedi. Ama matematik dışındaki konularda -modern diller, zooloji ve botanik bilgisi- eksik olduğu için üniversiteye alınamadı. Ancak o yılmadı. Bir liseye devam etti, lise diploması aldı, 1896′ da Zürih Teknik Üniversitesi’nin fizik ve matematik öğretmeni yetiştiren bölümüne kaydolmayı başardı.

“Öğrenmemi engelleyen tek şey aldığım eğitim olmuştur.” A.EINSTEIN

Öğretim, öğrencinin tatsız bir görev değil, değerli bir armağan olarak algılayacağı şekilde olmalı…A.EINSTEIN

Hayal gücü ve yaratıcılık bilgiden daha önemlidir. Bilginin sınırları var, ama hayal gücü tüm evreni kucaklar… A.EINSTEIN

“Büyük zekalar, sıradan ruhlar tarafından engellenmiştir. ” A.EINSTEIN

“Matematik ile ilgili sorunu olanlar üzülmesin, emin olsunlar ki benim sorunlarım onlarınkilerden çok daha fazla..”A EINSTEIN

“Bende özel bir yetenek arayanlar yanılıyorlar, sadece derin bir anlama merakım var.” A.EINSTEIN

Bir insan için olguları öğrenmek o kadar önemli değildir. Bunun için bir yüksek okula cidden bir ihtiyacı yoktur. Bunları kitaplardan öğrenebilir. Yüksek bilimler okulundaki eğitim değeri bir çok gerçeği öğrenmek değildir, kitaplardan öğrenebilecek bir şeyi düşünmek için aklı eğitmektir. (Thomas Edison’un “Yüksek eğitim gereksizdir” fikri üzerine, 1921)

”A’yı hayatta başarı olarak tanımlayalım. O zaman a=x+y+z. x çalışmaktır, y oyundur, z ise çeneyi tutmasını bilmektir.”

A. EINSTEIN

Hakkında ustun

Bir yorum

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*