Bütün küçük çocuklar meraklı ve öğrenmeye açıktır. Ancak bazı küçük çocuklar akranlarından çok daha ileri seviyede öğrenme yetisine ve yeteneğe sahiptir.
Çocuklar, örneğin, okur yazarlık ve matematikte gelişmiş akademik beceriler gösterebilir, ancak anlatabilecekleri hikayeleri yazmak için iyi motor becerilere veya sorunlarını öfke nöbeti geçirmeden çözebilecek sosyal becerilere sahip olmayabilirler. Ebeveynler yetenekli oldukları alanlarda büyümeyi teşvik etmeli ve gelişmesi gereken alanlarda destek olmalıdırlar.Çocuklarınızın yeteneklerini beslemek için, hem okulda hem okul dışında, yaratıcı ve eleştirel düşüncelerini geliştirecekleri ve ileri seviyede akademik işler yapacakları çevreler ve topluluklar arayın.Evde, eğer çocuğunuz müzikle ilgiliyse, müziği keşfedebileceği, dinleyebileceği ya da “grup” kurabileceği bir yer ayarlayın.
Anaokul seviyesindeki çocuğunuz hırslı bir okuyucuysa ancak okulda öğretmen “haftanın harfine” odaklanıyorsa, evde okuduğu kitap türlerini çocuğunuzun öğretmeniyle paylaşın. Zorluklara göre kitapların düzenlendiği ve çocukların ustalık düzeyinde çalışmaya teşvik edildiği bir anaokulu ortamı arayın.
Çocuğunuz matematiksel olarak ilerideyse ve akranlarının ötesinde hesaplamalar yapabiliyorsa, öğretmeniyle, çocuğunuzun sınıfta daha karmaşık ve uygulanmış matematik problemlerini çözebileceği yollarla ilgili konuşun (ör. Bir mimarın binanın sunumunu ölçeklendirmek için çizim).
Akademik çevrenin ötesinde, küçük çocukların kendilerini ifade etme, farklı bir grup öğrenciyle etkileşime girme ve öğrenmelerinin bir parçası olarak oyun yoluyla sosyal beceriler geliştirme fırsatlarına da ihtiyaçları vardır. Akranlarından daha ileri seviyede okuma ya da yazma becerileri olması, aynı yaş grubundaki çocuklarla benzer ilgi alanlarını paylaşmadıkları anlamına gelmez.
Küçük çocuğumun üstün potansiyelli olduğunu nasıl anlarım?
“Üstün potansiyelli” terimi birden fazla anlam içerir: Bazı uzmanlar üstün potansiyeli ileri bilişsel yetenek olarak görür; bazıları bu kavramı birkaç alanda ya da “zeka türünde” yetenek olacak şekilde genişletir; diğerleri üstün potansiyeli yalnızca sosyal bir yapı olarak görür.
Üstün potansiyel tanımları, eyaletlere ve okul bölgelerine göre değişir; bir bölgede “üstün potansiyelli” olarak etiketlenmiş bir çocuk, başka bir bölgedeki ölçütleri karşılayamayabilir. Çocuğunuzun üstün potansiyelli olup olmadığını belirlemeye çalışmak yerine, uzmanlar, çocuğunuzun gelişmiş yeteneklerini bilmenizi ve bunların öğrenme ihtiyaçları ile nasıl buluşacağına odaklanmanızı öneriyor.
Ebeveynler, zekanın sabit olduğu sonucuna varıp çocuklarına üstün potansiyel etiketini “armağan etmemeye” dikkat etmelidir. Ebeveynler çocuğun ne ürettiğine ya da yaptığına odaklanmak yerine öğrenme sürecini -yeni mücadeleler için olan çabayı ve yeni ve bilinmez olanı keşfi- övmelidir.
Çocuğumun öğrenme ihtiyaçları nasıl değerlendirilmelidir?
Çocuğunuzun ilk öğretmeni olarak, çocuğunuzun ilgi alanları, güçlü yönleri, yetenekleri ve zorlukları hakkında değerli bilgileriniz vardır. Açık, dürüst olun ve çocuğunuz hakkında bildiklerinizi öğretmeniyle paylaşın:
• Çocuğunuzun yazılarından veya çizimlerinden örnekler verin.
• Çocuğunuzun evde sorunlara çözüm bulduğu durumları paylaşın.
• Sosyal ve duygusal alanlarda olabilecek özel ihtiyaçlara karşı tetikte olun.
Bir öğrenme ya da davranış probleminden şüphelenirseniz ya da çocuğunuzun yapabileceğini bildiğiniz ile okulda ürettiği arasında bir uyumsuzluk olduğundan kuşkulanıyorsanız, okul bölgesinden çocuğunuzu değerlendirmesini isteyin.
BİRTAKIM İPUÇLARI
- Kendinize “Çocuğumun büyümesine nasıl yardım edebilirim?” diye sorun. Çocuklarınızın öğretmenlerine ise “Çocuğumu nasıl (ve hangi alanlarda) zorluyorsunuz?” diye sorun.
- Etiketlere odaklanmamaya çalışın.
- Çocuğunuzun ilgi alanlarına müsamaha gösterin ve ona yeni ilgi alanları sunun.
- Diğer ebevyenlerin sizi, çocuğunuzun gelişmini ve büyümesini destekleyeceği ebeveyn grupları ya da internet desteği bulun.
- Çocuğun ne ürettiğine ya da yaptığına odaklanmak yerine öğrenme sürecini ve yeni mücadelelerde gösterilen çabayı övün.